![Kobi Birleşmelerine Sağlanan İndirimli Kurumlar Vergisi Uygulama Rehberi](https://vergiport.com/blog/uploads/images/image_750x_5f805f979abbd.jpg)
Rehber: 2017/01
Rehber: 2017/01
İçindekiler
Kanun Düzenlemesi Tam Olarak Neyi İçermektedir?
Bakanlar Kurulu Yetkisini Kullanarak İndirim Oranını Belirlemiş Midir?
Maliye Bakanlığı Uygulama Usul Ve Esaslarını Düzenledi Mi?
Hangi İşletme Birleşmeleri İndirimli Kurumlar Vergisi Oranından Faydalanabilecektir?
Kobi Tanımı Nerede Ve Nasıl Yapılmaktadır?
Vergi İndiriminin Uygulanmasında Yine Bu Tanım Mı Geçerli Olacaktır?
Birleşen Kobiler İçin Kurumlar Vergisi Oranının İndirimli Uygulanmasının Şartları Nelerdir?
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19/1. Maddesinde Yer Alan Devir Şartları Nelerdir?
Birleşen Kurumlardan Herhangi Birinin Veya İkisinin Kobi Niteliğinde Olmaması Halinde Durum Nedir?
Kobi Sınıflamasında Esas Alınan Üç Kriter Nasıl Değerlendirilecektir?
Çalışan Sayısı Ortalaması Birleşmenin Olduğu Yılda 250’nin Üzerindeyse Ne Olacaktır?
Birleşen Kurumlarda Aranan Diğer Özellikler Nelerdir?
Birleşen Kobilerin Hangi Kazançları İndirimli Vergi Oranına Tabi Olacaktır?
Defterler Ne Şekilde Tutulacaktır?
Birleşmeden Sonra Kobi Niteliği Kaybolursa Ne Olacak?
Kanuna Uygun Olarak Yapılan Devir Şeklindeki Birleşmelerde İndirim Oranı Nedir?
6770 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanunu (KVK)’nın 32. maddesine eklenen 5. fıkra ile;
Konuyla ilgili Bakanlar Kurulu Kararı henüz yayımlanmamış olup, birleşen kobiler için sağlanan bu teşvik henüz fiilen uygulanamamaktadır. Uygulamanın başlayabilmesi için Bakanlar Kurulu’nun kendisine verilen yetkisini kullanarak vergi oranında yapılacak indirimi belirlemesi gerekmektedir.
Maliye Bakanlığı kendisine verilen usul ve esaslara ilişkin düzenleme yetkisini 11.02.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 12 seri no.lu Kurumlar Vergisi Tebliği ile kullanarak uygulamaya yönelik düzenlemelerine bu tebliğde yer vermiştir. Tebliğde uygulamaya yönelik detaylı açıklamalara ve örneklere yer verilerek tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
İzleyen bölümlerde hem tebliğde yapılan açıklamalara hem de açıklama getirilmemiş olan konulara yönelik değerlendirmelerimize yer verilmiştir.
Kanunun ilgili düzenlemesinde sanayi sicil belgesini haiz ve fiilen üretim faaliyetiyle iştigal eden küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) düzenleme kapsamına alındığı görülmektedir.
19.10.2005 tarihli ve 2005/9617 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması Hakkında Yönetmelik”in “Tanımlar” başlıklı 4/1-b maddesinde, küçük ve orta büyüklükte işletme, 250 kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 40 milyon Türk Lirasını aşmayan ve anılan Yönetmelik’te mikro işletme, küçük işletme ve orta büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılan ekonomik birimler veya girişimleri ifade etmektedir.
Maliye Bakanlığınca yayımlanan Tebliğ’de, yukarıda belirtilen Yönetmelik’te yer alan KOBİ tanımına paralel bir tanımlama yapılmış olup, uygulamada aşağıda yer verilen tanımın referans alınması gerekmektedir. Tebliğ düzenlemesine göre Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/5. maddesinin uygulanması bakımından küçük ve orta büyüklükteki işletme (KOBİ);
Örnek:
(A) Ltd. Şti. 2016 hesap döneminde vermiş olduğu sigorta bildirgelerine göre 12 aylık dönem boyunca toplam 2.892 çalışan bildiriminde bulunmuştur. Ayrıca 31.12.2016 tarihli bilançosunun aktif toplamı 45.000.000 TL olup 2016 hesap dönemine ait gelir tablosuna göre net satış hasılatı 34.000.000 TL’dir.
(A) Ltd. Şti.’nin 2016 hesap dönemine ilişkin yıllık ortalama çalışan sayısı (2.892 / 12 = 241) 250’nin altında olduğundan ve bu dönemin sonunda çıkarılan bilançosunun aktif toplamı her ne kadar 40 milyon TL’nin üzerinde olsa da yıllık net satış hasılatı 40 milyon TL’yi aşmadığından, 2017 yılında gerçekleştirilecek birleşmeler açısından (A) Ltd. Şti. Kanunun 32/5. maddesinin uygulamasında KOBİ niteliğini haiz kabul edilecektir.
Bir kurum, 250’den az işçi çalıştırmakla birlikte, bir önceki hesap döneminin sonu itibarıyla yıllık net satışları ve net aktif toplamının her ikisi de kırk milyon TL’den fazla ise KOBİ kapsamında değerlendirilmeyecektir.
KOBİ’lerin münhasıran üretim faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarına kurumlar vergisi oranının indirimli olarak uygulanabilmesi için;
İndirimli kurumlar vergisi uygulanabilecek olan KOBİ’lerin birleşmesi işlemleri, Kanunun 19/1. maddesi kapsamında gerçekleştirilen “bir şirketin diğer şirket tarafından devir alınması” işlemlerini ifade edilmektedir.
İlgili düzenlemenin şart koştuğu koşullar iki başlık altında özetle şu şekilde sıralanabilir;
Yukarıda belirtilen hükümlerin uygulanması bakımından birleşen tüm kurumların KOBİ niteliğini taşımaları şarttır. KOBİ tanımına metnin üst kısmında yer verilmiştir.
Buna göre, KOBİ niteliğinde olmayan kurumlarla gerçekleştirilen devirler dolayısıyla anılan düzenlemeden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Burada önemli nokta, üç farklı kriterin 2 ayrı şekilde beraberce değerlendirileceğidir. Daha açık söylemek gerekirse;
Örnek 1: 2 adet işletmenin 2017 yılında birleşme işlemini gerçekleştirmeyi planladığını varsayalım.
A İşletmesi:
B İşletmesi:
A işletmesi açısından hem çalışan açısından yeterlilik sağlanmıştır hem de her ne kadar geçmiş hesap dönemi bilanço aktif toplamı 40 milyon lirayı aşmış da olsa ilgili dönem yıllık net satış hasılatı 40 milyon liranın altında kaldığı için KOBİ sınıfı içinde yer almaktadır.
B işletmesi açısından ise hem çalışan açısından yeterlilik sağlanmıştır hem de her ne kadar geçmiş hesap dönemi yıllık net satış hasılatı 40 milyon lirayı aşmış da olsa ilgili dönem bilançosundaki aktif toplamı 40 milyon liranın altında kaldığı için gerekli şartları taşıdığından KOBİ sınıfı içinde yer almaktadır.
Örnek 2: 2 adet işletmenin 2017 yılında birleşme işlemini gerçekleştirmeyi planladığını varsayalım.
C İşletmesi:
D İşletmesi:
C İşletmesi açısından yıllık ortalama çalışan sayısı tebliğde belirlenen 250 çalışanın üstünde kaldığından kanunda yer verilen KOBİ tanımına girmemekte ve bu nedenle diğer şartlara bakılmaksızın indirim imkanından 2017 hesap dönemi içinde faydalanamayacaktır.
D İşletmesi açısından ise çalışan kıstası sağlanmakla beraber bir önceki dönem hem yıllık net satış hasılatı hem de bilançosundaki aktif toplamı 40 milyon TL’nin üzerinde kaldığı için KOBİ tanımının dışında kalmakta ve diğer şartlara bakılmaksızın indirim müessesesinden 2017 hesap dönemi için faydalanamamaktadır.
Bu konuda tebliğde bir düzenlemeye rastlanmamaktadır. Bu nedenle bu tür bir durumun ilgili müesseseden faydalanılmasının önünde bir engel teşkil etmeyeceğini düşünüyoruz. Çünkü KOBİ kapsamında olup olmamaya yönelik değerlendirme işletmelerin birleşmeden önceki yıllardaki bildirim ve bilanço ile gelir tablosu verileri üzerinden yapılmaktadır.
İndirimli vergi uygulamasından, sadece sanayi sicil belgesini haiz ve fiilen üretim faaliyetiyle iştigal eden KOBİ’lerin yararlanmaları mümkündür. Bu kapsamda, birleşen kurumların devir tarihi itibarıyla sanayi sicil belgesini haiz olmaları ve fiilen de üretim faaliyetiyle iştigal etmeleri şarttır.
Dolayısıyla, sanayi sicil belgesini haiz olmakla birlikte fiilen üretim faaliyetiyle iştigal etmeyen veya fiilen üretim faaliyetiyle iştigal etmekle birlikte sanayi sicil belgesini haiz olmayan KOBİ’ler, diğer şartları taşısalar dahi bu düzenlemeden yararlanamazlar.
Kanunda yer alan şartları sağlayan KOBİ’lerin, birleşme tarihinde sona eren hesap döneminde münhasıran üretim faaliyetinden elde ettiği kazançları ile birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere 3 hesap döneminde münhasıran üretim faaliyetinden elde ettiği kazançlarına, Bakanlar Kurulunca belirlenecek indirimli oranda kurumlar vergisi uygulanacaktır.
Örnek:
01.08.2017 tarihinde KOBİ niteliğindeki (A) Ltd. Şti., KOBİ niteliğindeki mevcut (B) A.Ş.’ye Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19/1. maddesi kapsamında devrolunmuştur.
Buna göre,
münhasıran üretim faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarına, Kanunun 32/5. maddesi kapsamında kurumlar vergisi oranı indirimli olarak uygulanacaktır.
Diğer taraftan, üretim faaliyetleri dışında elde edilen kazançlar için kurumlar vergisi oranı indirimli olarak uygulanmayacaktır. Bu nedenle indirimli orandaki kurumlar vergisi sadece üretim faaliyetinden elde edilecek kazançlara uygulanacak olup diğer kazançlar için genel oranda kurumlar vergisi oranı uygulanacaktır.
İndirimli oran uygulanacak olarak kazançlar münhasıran üretim faaliyetlerinden elde edilen kazançlar olduğundan, birleşilen kurumun muhasebe kayıtlarını üretim faaliyetlerine ilişkin kazançlarını diğer kazançlarından ayrı olarak tespitine imkan verecek şekilde tutması gerekmektedir.
Devir tarihinden sonra, devir tarihi itibarıyla faaliyette bulunulan alanlardan farklı alanlarda üretim faaliyetlerine başlanılması halinde, bu yeni üretim faaliyetlerinden kalan süre içerisinde elde edilen kazançlara da söz konusu düzenleme kapsamında kurumlar vergisi oranı indirimli olarak uygulanabilecektir.
Birleşmeden sonra birleşilen kurumun KOBİ niteliğini kaybetmesi münhasıran üretim faaliyetinden elde ettiği kazançlarına kurumlar vergisi oranının indirimli olarak uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir.
Kanun kapsamında yapılacak birleşmelerde %75’e kadarlık yapılacak indirim oranını, sektörler, iş kolları, üretim alanları, bölgeler, hesap dönemleri itibarıyla ya da orta ve yüksek teknolojili ürün üreten veya imalatçı ihracatçı kurumlar için ayrı ayrı veya birlikte farklılaştırmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır. Şu an için yayımlanmış herhangi bir karar olmamakla beraber yakın sürede kamuya açıklanacağı değerlendirilmektedir.
Saygılarımızla.