Uluslararası Vergi Bülteni: 16.04.2020/15
G20 ülkelerinin Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanlarının gerçekleştirdiği toplantıda OECD’den talep edilen Koronavirüs Krizine İlişkin Vergi ve Maliye Politikası Raporu 15 Nisan 2020 tarihinde yayınlandı. İşletmelerin, hane halklarının, yatırımların ve tüketimin desteklenmesine ilişkin vergi ve maliye politikalarıyla ilgili tavsiyelerin yer aldığı bu kapsamlı rapora aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
OECD’nin bu raporunda, Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel pandemi olarak kabul edilen Koronavirus krizinin yaratacağı olumsuz ekonomik ve mali sonuçları en aza indirmek amacıyla ön plana çıkarılan 2 temel aksiyon planı önerisi, çok taraflı işbirliği neticesinde küresel ekonomide güven ortamının ve direnç mekanizmalarının güçlendirilerek ilerleyen dönemde ortaya çıkabilecek yeni krizlerin şimdiden önüne geçilmesi olarak belirlenmiştir.
Bu bültenimizde siz değerli okurlarımıza Ticari İşletmeleri desteklemek amacıyla OECD ve G20 ülkelerinin bu zamana kadar aldığı genel önlemlere ve OECD tarafından alınması tavsiye edilen diğer ilave önlemlere değineceğiz.
1. Ülkelerin Ticari İşletmelere İlişkin Aldığı Önlemler
Salgın dolayısıyla OECD ve G20 ülkelerinin ana önceliği işletmelerin nakit akışlarının desteklenmesi yönünde oldu. İşletmelerin likiditesindeki keskin düşüşler maaş, kira, ara ürünler, faiz, borç, vergi gibi ödemelerin gerçekleşmesini sekteye uğrattı.
Bu bağlamda, ilgili ülkeler mali politikaları kapsamında devlet destekli kredi garanti planları oluşturdu, düşük faizli kredi temininde bulunmaya başladı ve/veya nakit yardımlarında bulundu.
OECD üye ve G20 ülkelerindeki yerel hükümetlerin, ülkelerindeki ticari işletmelerin nakit akışının desteklenmesi amacıyla almış oldukları en önemli ve yaygın önlem Geçici Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi, KDV ve/veya Sosyal Güvenlik Primi gibi vergi ödemelerinin ertelenmesi olmuştur. Her 4 ülkeden 3’ü bu kanuni düzenlemeyi yürürlüğe koymuştur. Öte yandan yine üye ülkelerin %28’i aynı zamanda işletmelerin beyanname verme sürelerini uzatarak işletmelerin iş yükünü azaltmayı tercih etti.
Bu gelişmelere ek olarak; Çekya, Norveç, Polonya ve ABD gibi ülkeler 2020 yılında işletmelerin elde edeceği zararların geçmiş yıl karlarından mahsup edilmesine izin verirken; Çin, Slovakya gibi ülkeler ise 2020 yılına ilişkin zararların gelecek yıllardaki karlardan mahsubuna ilişkin süreleri uzattı.
Ayrıca iş gücünün korunmasına yönelik bu ülkelerin büyük bir çoğunluğu, Türkiye’de de uygulamaya konan Kısa Çalışma Ödeneği Programlarını hızlı bir şekilde hayata geçirdi.
2. OECD Tarafından Alınması Tavsiye Edilen İlave Önlemler
OECD, salgın devam ettiği sürece işletmelerin likidite riskine ek olarak ödeme gücü riski ile de karşı karşıya kalacaklarını ön görmektedir. Özellikle turizm, ulaşım gibi önemli sektörlerde ve/veya KOBİ düzeyindeki işletmelerde iflasa kadar gidebilecek likidite ve ödeme gücü risklerinin önüne geçilmesi amacıyla ülkelere kurumlar vergisi sistemlerini kullanmaları tavsiye edilmektedir. Bu bağlamda, vergi ertelemesine ek olarak kurumlar vergisi yükümlülüklerinin hafifletilmesi önemle vurgulanmaktadır.
OECD’ye göre, salgının devam ettiği ve koşulların daha da kötüleştiği bir durumda herhangi bir faiz uygulamadan uzun süreli vergi ertelemelerinin gerçekleştirilmesi işletmelere faizsiz kredi vermekle aynı derecede etki yaratabilecektir.
Ayrıca likiditeyi desteklemek amacıyla geçmiş yıl zararlarının taşınma sürelerinin uzatılması, KOBİ ölçeğindeki işletmelerin zararlarının şirket ortaklarının karlarından mahsup edilmesi gibi ilave önlemler hızlı aksiyon almak amacıyla kullanılması da önemli tavsiyeler arasında yerini almaktadır.
Envanter değerlemesine ilişkin methodolojik değişikliklere (FIFO’dan LIFO’ya geçiş gibi) izin verilerek Çok Uluslu Şirketlerin Küresel Değer Zincirlerinde yaşadıkları etkilerin azaltılması da mümkün olabilecektir. Ayrıca belirli sektörler için vergi muafiyeti ve vergi indirimi yapılması da hızlı hareket etmek için önemli bir araç olabilecektir.
Dolaylı vergilerde yapılacak düzenlemeler kapsamında KDV ödemelerinin ertelenmesi, kırılgan sektörlerde gümrük vergisi ödemelerinin ertelenmesi gibi önlemlerle işletmelerin satış sırasında yüklendiği dolaylı vergi finansmanının azaltılması sağlanarak ödeme gücü riskinin önemli ölçüde düşürülebileceği düşünülmektedir. Ayrıca KDV iade süreçlerinin hızlandırılmasıyla şirketlere finansman sağlanabileceğini de belirten OECD, üye ülkelere böyle bir yol seçildiğinde usulsüzlük ve sahtecilik yapılmasının önüne geçilmesi adına bu süreçleri daha sıkı bir şekilde yönetmelerini tavsiye etmektedir.
3. Değerlendirme
Salgının kötüleşmesi ve/veya salgının ekonomik etkilerinin artması durumunda Türkiye’de dahil olmak üzere OECD ve G20 ülkelerinin kendi ekonomik gelişme seviyelerine göre Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi, KDV, Sosyal Güvenlik Primi gibi vergilere ilişkin vergi muafiyeti ve vergi indirimi yoluna gitmeleri beklenmektedir. Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde özellikle KDV konusunda ilave düzenlemelerin gelmesi mümkün gözükmektedir.
G20 ülkeleri tarafından halihazırda uygulanmakta olan Covid-19 önlem paketleri doğrultusunda, bir sonraki bültenimizde, Türk yatırımcıların en çok yaptırım yaptığı yabancı ülkelerde Koronavirüs krizinin ekonomik etkileriyle mücadele amacıyla alınan önlemlerle ilgili detaylı bir çalışmayı siz değerli okurlarımızla paylaşacağız.
Saygılarımızla.